Categories
MBnov

article_jule (35412)

Türk Silahlı Kuvetlerinde Disiplin Suç ve Cezaları ve Yargı Denetimi Doktora Tez Taslağı Avukatlık Bürosu

4551 SK’la yapılan değişiklik öncesi aylık kesilmesi cezası,  maaş kat’ı adıyla ve kesinti oranları  en az 1/10, en çok 1/4  olarak uygulanmakta idi. Yine bu ceza ancak binbaşı ve daha üst  rütbeli subaylar tarafından verilebilmekte idi. Değişiklik sonrası aylık kesilmesi cezası üsteğmen ve daha üst rütbeli subaylar tarafından verilebilmektedir. Kesinti oranları ise en az 1/25, en çok 1/8 olarak belirlenmiştir. Hangi rütbe sahiplerinin hangi oranda aylık kesilmesi cezası verebileceği EK-1 cetvelde düzenlenmiştir. “5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna aykırı fiilleri işlemek” (657 SK m.125/E-k). Suçun maddi unsuru, memurluk vakarına yakışmayan tutum ve davranışta bulunmaktır[177].

Doğrudan uygulanabilmenin bir sonucu olarak bir iç hukuk normuyla çatışması ve bu çatışma halinde hangi normun ihmal edileceği sorunu ortaya çıkmaktadır. Avrupa Konseyinin amaçları arasında yer alan en önemli ilke; insan haklarının ve temel özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesi olup, bu amaçla hak ve özgürlüklerin en etkin bir şekilde korunması amacı ile bir sözleşme hazırlanmasına başlanmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ortaya çıkmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf olabilmek için aynı zamanda Avrupa Konseyi üyesi olma koşulu getirtilmiş, Avrupa Konseyine üye olabilmek için ise insan haklarını korumanın alt yapısına sahip olma koşulu aranmıştır. Yine sözleşmeyi ciddi olarak ihlal eden üye devletlerin Avrupa Konseyinden çıkarılma koşulları da hüküm altına alınmıştır. Hazırlanan sözleşme 4 Kasım 1950 tarihinde Roma’da imzaya açılmış ve 3 Eylül 1953 tarihinde yürürlüğe girmiştir[451]. Sözleşme’yi hazırlayanlar, 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirisini başlangıç noktası alarak, insan haklarını ve temel özgürlükleri korumak ve daha ileriye götürmek suretiyle, Avrupa Konseyinin amaçlarının gerçekleştirilmesini istemişlerdir. Sözleşme, Evrensel Bildiride yer alan bazı hakların kolektif bir biçimde uygulanması için ilk adımları atmıştır\. Günlük promosyonlar ve bonuslarla daha fazla oynama şansı yakala. resmi web pin up giriş\. Söz konusu maddede öngörülen bir derece hafif ceza, aynı ceza içinde yer alan ve cezanın failin kişiliğine uydurulabilmesine yönelik olarak getirilmiş olan aralıklı uygulama biçimini değil, kanunda sıralanan ceza türlerinden bir aşağıda olanı ifade etmektedir[394]. Soruşturmanın amacı, disiplin suçu teşkil ettiği ileri sürülen fiile ve bu fiili işleyen faile ilişkin her türlü fiili ve hukuki araştırmayı yaparak ilgililerin sorumluluklarını belirlemektir[353]. Bu belirlemeyi yapabilmek için, soruşturmacının başta kendisine suçlama yöneltilen kişinin savunmasını almak üzere, işin niteliğine göre her türlü bilgi ve belgeleri incelemesi, tanıkları dinlemesi, keşif yapması ve gerekiyorsa bilirkişi incelemesi yaptırması gerekmektedir[354].

Başvuruculardan birine verilen 12 günlük oda hapsi de özgürlükten yoksun bırakma sayılmaz. Disiplin Mahkemesince oda ve göz hapsi cezaları verilebilmektedir (md 46)[551]. Maddesinde üç günden iki aya kadar olarak belirlenmiştir. Askeri disiplin hukukunu düzenleyen normlara bakıldığında, işkence, kötü muamele, dayak,  eziyet, hizmetçilikte kullanma, hakaret ve sövme  eylemleri kimilerinin askeri suç kimilerinin ise disiplin suçu olarak düzenlendiği, bu tür suçların takibinin de şikayete bağlı olmaksızın yapıldığı görülmektedir. Bir ayaklanma veya isyanın yasalara uygun olarak bastırılması, olayın özel ağırlığı, kişilere veya mala vereceği veya vermekte olduğu zararın büyüklüğü gözönünde bulundurulduğunda, “mutlak bir zorunluluk” olarak kuvvete başvurmasını gerektirmişse, kuvvete başvurma sonucunda ölüm olayının meydana gelmesi sözleşmenin 2\. Bu çekici oyun platformunda şansını sına. mostbet\. Maddesinde öngörülen yaşama hakkının çiğnenmesi sayılmayacaktır. Millî güvenlikten ülkenin iç ve dış güvenliği anlaşılır. Dış güvenlik, başka devlet ve kuruluşların emir ve gözetim altında olmama, yabancı devletlerin saldırı ve saldırı tehlikesinden uzak bulunma ve bunlara karşı koyma demektir.

Şayet maddi bir zarar doğmuş veya hizmet aksamış ise, AsCK’nun 136/1-C. “Astlarını gözetim görevinde ihmal ve kusuru olanlar veya astlarının suçlarını haber vermeyenler, 15 güne kadar oda veya göz hapsi cezası ile cezalandırılırlar” (477 SK m.54). Suç, hizmetle ilgili olmayan emrin verilmesi ile oluşur[139]. Özbakan’ın belirttiği ve bizim de katıldığımız görüşe göre, üst ve amirler tarafından verilen ve hizmetle ilgili olmayan her emir bu maddede düzenlenen suçu oluşturmaz. Askerlik ilişkilerinin uygun gördüğü sınırlar içinde kalan hizmet dışı isteklerin suç sayılmaması gerekmektedir. Örneğin, habercisine kantinden sigara aldıran üstün fiili bu suçu oluşturmaz[140]. “Astlarına hizmetle ilgisi olmayan emir verenler, astlarından hediye isteyenler veya borç alanlar 10 günden 2 aya kadar oda veya göz hapsi cezası ile cezalandırılırlar” (477 SK m.53). “Kast veya ihmal ile hizmete ait emri tam yapmamak, değiştirmek veya sınırını aşmak suretiyle itaatsizlik edenlere 10 günden 2 aya kadar oda veya göz hapsi cezası verilir”  (477 SK m.48). “Hizmette veya hizmete ilişkin hallerde amire ve[93] üste zorunlu olduğu saygıyı göstermeyen veya uyarmayı saygı duruşu ile kabul edip dinlemeyenler, bir aya kadar oda veya göz hapsi ile cezalandırılırlar” (477 SK m.47). Daha öncede belirtildiği gibi 477 SK’la, AsCK’da yer alan askeri kabahatlerin çoğu iktibas edilerek “disiplin suçu” haline getirilmiş ve bu şekilde disiplin suçu haline getirilen askeri kabahatler hakkında AsCK’da yer alan hükümler zımni olarak ilga edilmiştir. Buna karşılık bir disiplin tecavüzü söz konusu olduğunda disiplin amiri ceza ve­rip vermemek hususunda da serbesttir (AsCK m.163/2).

Burada en önemli unsur amir ve üste saygısızlık teşkil eden fiilin hizmette veya hizmete ilişkin hallerde yapılmasıdır[99]. Hizmet; kanunlarla, nizamlarda yapılması veyahut yapılmaması yazılmış olan hususlarla, amir tarafından yazı veya sözle emredilen veya yasak edilen işlerdir (İçHizK m.6). Hizmetin sınırlarının genel bir tanımla çizilmesi ve kapsamının genel bir anlatımla belirlenmesi, askerlik hizmetinin özelliğine nazaran pek mümkün görülmemektedir. Disiplin kabahatleri askeri mahkemelerce cezalandırılabildiği halde, disiplin tecavüzlerine askeri veya disiplin mah­kemesince ceza verilemez[92]. Mahkeme böyle bir durumla karşılaştığında gereken cezanın verilebilmesi için evrakı disiplin amirine gönderir (AsCK m.179). Maddesinde[63], astının suç teşkil eden fiilleri hakkında kasten kanuni takibatta bulunmayan üstün kısa hapis ile veya altı aya kadar hapis ile cezalandırılacağı düzenlenmiştir.

Disiplin cezalarının idari denetimi, kendiliğinden yapılmaz. Bunun için mutlaka itiraz veya şikâyet niteliğinde bir idari başvurunun olması gerekmektedir. Ancak AsCK’da bunun istisnası olarak teftiş sırasında amirin cezayı kaldırma ve değiştirme yetkisi bulunmaktadır. Ayrıca disiplin cezalarına karşı idari başvuru yoluna başvurulabilmesi, kişiler açısından bir hak olduğundan, Anayasa’nın 13. Maddesi uyarınca ancak kanunla düzenlenmeli ve sınırlanmalıdır. Bu nedenle yönetmeliklerle disiplin cezalarına karşı idari başvuru hakkını ortadan kaldıran hükümler düzenlenemez[426]. Yüksek Disiplin Kurulu eylemin ağırlığına göre, uyarma, kınama, görevden çekilmeye davet disiplin cezalarından birini verebilir. Bu düzenlemeyle Yüksek Disiplin Kurulu’na işlenen disiplin suçuna uygun disiplin cezasını belirleme konusunda geniş bir takdir alanı bırakılmıştır. Herhangi bir basit disiplinsizlik nedeniyle TSK’dan çıkarma sonuçları doğuran görevden çekilmeye davet cezası verebilmesi mümkündür.

  • Bazen bu tür bir ikaz disiplinin sağlanmasında disiplin cezasından da etkili olabilir[328].
  • Maddesinde adli hata halinde tazminat hakkı düzenlenmiştir.
  • Sonuç olarak, salt amirin astın hatasını gösteren, eleştiren ve muaheze eden işlemleri ile basit uyarı/ikaz yazıları iç düzen işlemi niteliğinden dolayı  idari davaya konu olamaz.
  • Kanun, ayrıca askeri hakimlerin yargı hizmeti dışındaki askeri hizmetler yönünden askeri hizmetlerin gereklerine göre teşkilatında görevli bulundukları komutanlık ile olan ilişkilerini de gösterir.”  hükmü bulunmaktadır.

Amir statüsünde olmayan üst, rütbesinin ceza vermeye elverdiği statüdeki astını tutuklayabilir. Maddesindeki düzenlemenin doğrudan uygulanabilir, emredici bir hüküm olmadığı, yasama organına izin veren bir hüküm olduğu, norm çatışmasının Anayasa- Sözleşme çatışması değil, yasa – sözleşme çatışması olduğu[567], oda hapsi cezası verilip verilemeyeceği ile ilgili olarak  AİHS’nin 5. Maddesinin doğrudan uygulanması gerektiği kanaatini taşımaktayız. Daha önceki bölümlerde ayrıntılı biçimde değinildiği üzere doktrinde AİHS’nin iç hukuktaki yeri konusunda fikir birliği yoktur. Ancak, yorum kuralları olarak ve yardımcı bir norm şeklinde yargı kararlarında değerlendirilmesi elbette mümkündür. Rütbenin geri alınması cezası askeri mahkemelerce hükmedilebilecek bir “feri ceza” olduğu gibi, aynı zamanda  AsCK’nun 171.

Fıkrasına; “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır” tümcesi eklenmiştir. Bu durumda temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası bir andlaşma hükmüyle, bir yasa kuralı arasında çatışma olduğunda andlaşma hükmü üstün sayılacak ve ulusal yasa kuralı ihmal edilerek uygulanmayacaktır. Bu Anayasa hükmü gereği, oda hapsi disiplin cezasına karşı yargı yolunu kapatan 1602 sayılı AYİM Kanununun 21. Maddesi ihmal edilerek uygulanmayacak ve doğrudan AİHSnin 5. Fıkraları uygulanarak oda hapsi disiplin cezası yargı yerince denetlenebilecektir. Askeri Yargıtay kararlarında geçici tutuklamanın niteliği üzerinde durulmamakla beraber özellikle AsCK’nun 76. Usul kanununda yer almaması tutuklama veya yakalama olmadığını göstermez. Kişi hürriyetini sınırlayan bir işlem, disiplini temin için başvurulan bir tedbirdir. Ancak hakim  kararına dayanmadığı gibi aynı şekil ve şartları haiz olmadığından Anayasanın 19. Maddesinde düzenlenen tutuklama müessesinden farklıdır. Ayrıca kapsamı geniş olup kesin sınırlara sahip değildir.

Disiplin soruşturmasını yürüten kişiler soruşturma emrini veren amirin adına hareket ettiklerinden soruşturma onayında yer almayan konuların soruşturulabilmesi için yetkili amirden ek soruşturma emri alınması zorunludur[347]. Disiplin amiri maiyetinden birinin disiplin tecavüzü veya disiplin kabahati teşkil eden bir fiilini “bizzat görerek”, “ihbar” veya “şikâyet” gibi çeşitli şekillerde öğrenebilir. Bazı hallerde bir gazete veya yayın organında yayımlanan bir haber veya kulaktan kulağa dolaşan bir rivayet dahi disiplin suçunun ihbarı niteliğinde kabul edilerek ilgili şahıs hakkında disiplin soruşturmasına başlanılması için yeterli olabilmektedir[308]. Maddesindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, disiplin subayı olarak bir sınıf subayının görevlendirilmesi istisnai olarak öngörülmüştür[293]. Fakat uygulamada disiplin subaylığı genellikle “sınıf subayları” tarafından yerine getirilmektedir. Zira disiplin subayları, disiplin mahkemelerinde ceza mahkemelerinde bulunan savcının görevlerini yapmaktadırlar[294].